Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 50’si şiddetli su kıtlığı yaşıyor

“`html

22 Mart Dünya Su Günü

Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 50’si su kıtlığı tehdidiyle karşı karşıya!

Türkiye, su kaynaklarını korumazsa gelecekte geri dönüşü olmayan sorunlarla yüzleşebilir.

Dünya Su Günü, her yıl 22 Mart tarihinde suyun önemini vurgulamak ve su kaynaklarının korunmasına dair farkındalık oluşturmak amacıyla kutlanıyor. Bu özel günde çeşitli etkinliklerle toplumun bilinçlendirilmesi hedefleniyor. İstinye Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bestami Özkaya, artan su krizine dikkat çekerek, alınması gereken önlemler hakkında uyarılarda bulundu. Özkaya’nın verilerine göre, dünya genelinde 2.2 milyar insan hâlâ güvenli içme suyuna erişemiyor. Su tasarrufunun, henüz bireylerden başlayarak devletlere kadar herkesin sorumluluğunda olduğunu belirten Özkaya, Türkiye’nin su durumuna da dikkat çekti: “Eğer suyumuza sahip çıkmazsak, gelecekte geri dönüşü olmayan bir krize neden olabiliriz,” dedi.

Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen bu özel gün, su kaynaklarının korunması için tüm dünyada farkındalık oluşturma amacını taşıyor. İklim değişikliği ile birlikte dünya suyu daha da önem kazanıyor. Su kaynaklarını korumak ve doğru su kullanımıyla bu sorunları aşmak mümkün. Prof. Dr. Özkaya, bilim insanlarının “Antroposen Çağı” olarak adlandırdığı bir döneme girdiğimizi ve bu dönemde insan faaliyetlerinin gezegenimiz üzerinde kalıcı etkiler bıraktığını vurguladı. Su krizinin bu çağda nasıl bir yere sahip olduğunu sorgulamak önemli.

1 Milyar İnsanın Güvenli İçme Suyuna Erişimi Yok

Dünya üzerinde yaşanan su sorunlarıyla ilgili çarpıcı bilgileri paylaşan Prof. Dr. Özkaya, şu ifadeleri kullandı:

“UNDP’nin 2020 yılında yayımladığı 30. İnsani Gelişme Raporu, çevresel unsurları insan gelişiminin bir parçası olarak ele alıyor ve doğal kaynakların yenilenme kapasitesinin aşıldığını vurguluyor. Nüfus artışı ve iklim değişikliği, su kaynaklarını ciddi şekilde tehdit etmekte. 2.2 milyar insan, hala güvenli içme suyuna erişemiyor; bu, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 28’ine tekabül ediyor. 3.5 milyar insan, güvenli sanitasyon hizmetine sahip değil. Dünya nüfusunun yaklaşık yarısı ise şiddetli su kıtlığı içinde yaşamaktadır.”

Suyun Kirliliği ve Kaybı Ciddi Tehditler Arasında

Özkaya, su kaynaklarını korumanın önemine değinerek, temiz su erişiminin hayati bir insan hakkı olduğunu belirtti. Su kirliliği, birçok bulaşıcı hastalığın yayılmasına yol açarak her yıl 485.000 kişinin yaşamını yitirmesine neden oluyor. Tarım sektöründe suyun yüzde 70’i kullanılırken, buna karşılık aşırı su kullanımı gıda üretimini de olumsuz etkiliyor.

Türkiye’de Su Krizi Nasıl Yönetilmeli?

Türkiye, nüfus artışı ve iklim değişikliği etkileriyle ciddi bir su kriziyle karşı karşıya. 2030 yılında kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.200 metreküpe, 2050’de ise 1.069 metreküpe düşmesi bekleniyor. Ülke genelindeki toplam 25 su havzasından yalnızca dokuzu su stresi yaşamıyor; dört havza kesin kıtlık riski altında bulunuyor.

Prof. Dr. Özkaya, su tasarrufuna yönelik alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

  • Hükümetlerin su yönetiminde entegre yaklaşımlar benimsemesi.
  • Tarımda modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması.
  • Su kirliliğini önleyici izleme sistemlerinin oluşturulması.
  • Bireylerin su tasarrufu konusunda sorumluluk alması.

Su tasarrufu bilincinin yaygınlaştırılması, sağlıklı bir gelecek için kritik önem taşıyor. Unutmayalım ki su, sadece bir kaynak değil, yaşamın ta kendisidir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“`

Related Posts

Düğünlerinizi çalgısız yapmak zorunda kalabilirsiniz: Hapis cezası var

Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) yetkilileri, düğün salonlarında çalınan müziklerin telif haklarıyla ilgili düzenleme kapsamında salon işletmecileriyle sözleşme imzalamaya başladı. MESAM Başkanı Recep Ergül ile beraberindekiler …

Borsa İstanbul’da bu hafta en çok yükselen ve en çok düşen beş hisse

Borsa İstanbul’da bu hafta en çok yükselen ve en çok düşen beş hisse

Susanlar katliama ortaktır: İslam İşbirliği Teşkilatı’nın harekete geçmesi için Gazze’de daha kaç çocuk ölmeli?

Ana gayesi “Filistin mücadelesini desteklemek” olan 57 üyeli İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gazze’yi unuttu. İsrail’in Filistinlilere karşı yürüttüğü soykırım devam ederken Siyonizme ve onun destekçilerinin yürüttüğü katliamlara karşı cılız kalan İİT’nin bu tavrı büyük tepki çekiyor. Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken, on binlerce sivil katledilirken İslam coğrafyasına ve cılız kalan İİT’ye İsrail’e karşı çeşitli yaptırımları devreye alması konusunda çağrıda bulunuldu.

ABD-Çin görüşmesi New York’a fayda etmedi

Avrupa borsaları, ABD ile Çin arasında küresel ticaret gerilimlerinin azalabileceğine dair iyimserlikle haftanın son işlem gününü yükselişle tamamladı. Gösterge endeks Stoxx Europe 600, yüzde 0,44 artarak 537,96 puana çıktı. Bölge borsalarında da …

15’e mal ediyor, 5 liraya satıyorlar: Faize yatırsak para kazanırız

Çiftçi tarlasında zararına üretim yaparken, pazarda soğanın kilosu 10-15 TL’ye satılıyor. Maliyetini dahi karşılayamayan üretici ürününü satamazken, ithalatla piyasaya giren soğanlar yerli üreticiyi daha da zora sokuyor. Üretici, ‘Devlet önce yerli …

Hazine ve Maliye Bakanlığı önümüzdeki hafta çift ihaleye hazırlanıyor

Bakanlığın yayımladığı iç borç ihraç takvimine göre, 13 Mayıs Salı günkü ilk ihalede 4 yıl (1393 gün) vadeli, 3 ayda bir kupon ödemeli TLREF’e endeksli devlet tahvilinin yeniden ihracı yapılacak. 6 AYDA BİR KUPON ÖDEMELİ Hazine ve Maliye Bakanlığı …